Azize

Kıyamet Alametleri Mehdi

Bu konu Azize tarafından 3 yıl önce açıldı ve Henüz Cevap Yok.
Azize
Azize
ADMINISTRATOR
Üyelik Zamanı: 3 yıl önce
Konu Sayısı: 8698
Yanıt Sayısı: 0
20 Mayıs 2021, 10:39

Kıyamet Alametleri Mehdi

NotuiteSane
Kıyamet Alametleri Mehdi

Bu yazı dizisini sunmadan önce bazı şeyleri yazayım.okuduğun onca hadis ve alamet kitaplarında bulduğum bir çok hadisi arasanız bulabilirsiniz. ama bazı hadisleri hiç bir yerde bulamadığımdan buraya kendim ekledim.
peygamberimiz” bu ümmetin ömrü 1500 sene kadardır” hadisine göre şu anda hicri 1426 senesindeyiz.Said-i nursi efendi risalesinde okuduğumu göre o da hesap yapmış ve 1997-2001 senesinde mehdinin çıkma ihtimali olduğunu yazmıştır.ama çıkmadı.benim kişisel hesaplarıma göre ise 2030 yılında çıkacağı düşünceseyindeyim.şu anda adıyamdaki menzildeki büyük erenin müridlerinden duyduklarıma göre “şu anda doğduğu” söyleniyor.bu lafı birbirleeini tanımayan müridlerinden duydum(ayrı illerdeydiler)eğer şu anda 10-15 yaşındaysa ve mehdiye aynı peygamberimiz gibi mehdilik makamı” 40 yaşında” bildirilecekse 2025-2030 yıllarında çıkaıcağını düşünüyorum(masteryodanın fikri)said-nursinin hesabına görede çıkmadı.belkide hicri olarak 1500 yılında ortaya çıkacak Allah bilir.
burda işleyeceğim konulara gelirsek
kıyamet alametleri
deccal
yecüc-mecüc
mehdi
mesih isa
bunlar kıyamete yakın dünyayı bozacak ve yeniden yapılandıracak kökten değişimlerdir.
ayrıca baştan söyliyeyim.beni bilen bilir.HADİSLER SAĞLAM KAYNAKLIDIR.inanmıyorum yok şu yok bu diyenin yazısını anında silerim.okuyan okur istemeyen okumaz baştan yazayım
10 büyük alamet
1-duhan(duman demektir)büyük bir yangın sonucu duman çıkması ve güneşi 40 gün görememektir
2-deccal(kötü insan demektir bu bir lakaptır)asıl ismi bilinmiyor.araplar deccal adıyla söyler.dünyayı ateşe ve kana boğacak olan karşı konulmaz bir lider.alnında arapça “kafir” yazar.sadece mehdi ve mesih durduracak
deccal içinden çıkacağı ırk yahudididir.(nedir bunlardan çektiğimiz be)
insanları öldürme ve diriltme gibi bir istirdaça sahiptir.bu uçuk bir olay değil zira deccal bu yeteneğiyle kendisini tanrı olduğunu inandırıyor ve peşine azgın bir ordu takıyor.(bu yeteneğe islamda istirdaç denir yani Allahın tasvip etmediği ama olmasına şimdilik karışmadığı keramet türü yeteneklerdir.papazların suda yürümesi,gökte uçmasıda istirdaçtır.evliya ve azizlerin yaptığı olaylara “haktan” olduğu için keramet denir.Allah her iki grubuda kainat kuralları gereğince izin vermiştir yoksa denge bozulurdu.büyünün zıddı keramet,iyinin zıddı kötülük gibi.biri olmazsa diğeride olmaz)
3-mesih(isa peygamber)
kıyamete yakın deccal etrafı yakıp yıkarken kudüse ineceği ve ordaki hristiyanlığı bozam papazları def edeceği,haçı kıracağı,domuzu öldüreceği söylenen mehdinin yardımcısı büyük peygamber
4-yecüc-mecüc
nuhun 3 oğlu vardı.ham sam ve yafes
yafesin 17 oğlu oldu bunlardan rus,türk,çin gibi isimleri vardı.sonraki soylarıda bu isimleri aldı.rus-ruslar,çin-çinliler gibi
bunlardan 2 oğul daha vardı.yecüc ve mecüc
3 türü var
elf türü kısa olanı
insan boyunda olanı ve dev olanı
dev olanı çok ilginç zira kulakları yerlere kadar uzun.bir kulağını yatak diğer kulağını yorgan yapıp uyuyor.bu 2 kardeş daha önce kavgalıymış ve yaşayan herşeye saldırıyor ve yiyorlar.bu yüzden abileri tarafından kovulmuşlar.sonra bunlar üreyince dağlar arasında bir yere kapatılmışlar.bunu yapanda zülkareyn peygamberdir.yalnız dağlar arasında kapamak lafı mecazi.bu çağda dağlar arasında kalan kavim kalmaz.sanırım bir yeraltına kapadılar.bu yecüc meselsi bize çocukken karanlıkta kalırken korkutmak için “öcü geliyo” lafının temeli oluıyor
bir gecede bir çifti 1000 tane oluyor.bu dağ arasından kıyamette çıkacakları söyleniyor ve virüs gibi üreyerek tüm dünyayı sarıyorlar.içecek su,yiyecek tahıl ve hayvan bırakmıyorlar.sonra bir gecede boyunlarında bir yara çıkarak ölürler(büyük bir ihtimalle ya biyolojik bir silah veya virüs bulaşıyor) ve binlercesi dünyanın her tarafında leş haline gelirler.yaşanmaz olur ama bir gece yağmur yağar ve yok olurlar.kuraklık ve açlık kapıdadır.
5-dabbet ül erd (safa tepesinin altından çıkarak saldıran bir dinozor)
hadislere göre hiç bir silah işlemiyor(godzilla gibi)bu da bir alamet yani
6-Güneşin batıdan doğması
hadislere göre dünyay dur denilip ters dönmesi sağlanacak.bunu mecazi olarak düşünen alimlerde var o da müslümanlığın doğuda yani arap ve türklerde bitip amerikalılarda ortaya çıkması yani müslümanlığın batıda doğması
kim haklı görücez ama not edeyim amerikada yılda %11 hızla müslümanlığın artmasıda ilginç yani
7-hicaz tarafında büyük bir ateş
8-9-10 3 büyük yer depremi
şimdi mehdi hakkında hadisler buraya
—————————————————–
Peygamberimiz(sav)’in Soyundandır
Bütün peygamberler birbirinin soyundandır. Hz. Mehdi de hadislerde belirtildiğine göre bu soydan gelmektedir. Halk arasında Peygamberimiz (sav)’in soyundan gelen kimselere Seyyid denmektedir.
Hz. Mehdi’nin Peygamberimiz (sav)’in soyundan geldiğini bildiren hadislerden bir kısmı ise şu şekildedir:
Hz. Ali’nin rivayetine göre Resulullah şöyle buyurdu: “Kıyametin kopması için zamanda sadece bir günden başka vakit kalmamış da olsa Allah (c.c.) benim Ehl-i Beytimden bir zatı (Mehdi’yi) gönderecek.” (Sünen-i Ebu Davud, 5/92)
Benim Ehl-i Beytimden bir şahıs bütün dünyaya hakim oluncaya kadar günler ve geceler gitmez. (En-Necmu’s Sakıb, Ukayli)
Said b. el Müseyyeb’den, Peygamberimiz (sav) şöyle buyurdu: “Mehdi, kızım Fatıma’nın neslindendir.” (Sünen-i İbn Mace, 10/348)
Mehdi ile müjdelenin. O Kureyş’ten ve Ehl-i Beytimden bir kişidir. (Kitab-ul Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 13)
“Mehdi, benim çocuklarımdan biridir. Yüzü gökyüzünde parlayan yıldız gibidir.’’
(Ali b. Sultan Muhammed el-Kari el-Hanefi’nin “Risaletül Meşreb elverdi fi mezhebil Mehdi”)
Peygamberimiz şöyle buyurmuştur:
“Benim neslimden olan 40 yaşındaki Mehdi’dir. Yüzü gökyüzünde parlayan yıldız gibidir. (Ali b. Sultan Muhammed el-Kari el-Hanefi “Risaletül Meşreb Elverdi fi Mezhebil Mehdi”)
Resulullah şöyle buyurmuştur:
“Mehdi benim çocuklarımdandır. Onun yüzü, parlak yıldız gibidir.”
(Ukayli “En-Necmu’s-sakıb fi Beyanı Enne’l Mehdi min Evladı Ali b. Ebi Talib Ale’t-Temam ve’l kamal”)
Güzel Yüzlü ve Nurludur
O (Mehdi) güzel bir delikanlıdır, güzel yüzlüdür. Yüzünün nuru başına ve saçlarının siyahına kadar yükselir.
(Mehdilik ve İmamiye, s. 153/ İkdüd Dürer’den)
Yüzü parlayan yıldız gibi nurludur.
(El-Kavlu’l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 33)
Peygamberimiz “Benim neslimden olan 40 yaşındaki Mehdi’dir. Yüzü gökyüzünde parlayan yıldız gibidir.” şeklinde buyurmuştur.
(Ali b. Sultan Muhammed el-Kari el-Hanefi “Risaletül Meşreb Elverdi fi Mezhebil Mehdi”)
Resulullah şöyle buyurmuştur:
“Mehdi benim çocuklarımdandır. Onun yüzü, parlak yıldız gibidir.” (Ukayli “En-Necmu’s-sakıb fi Beyanı Enne’l Mehdi min Evladı Ali b. Ebi Talib Ale’t-Temam ve’l kamal”)
“Güzel yüzlüdür. Yüzünün nurları ona azamet verir.”
(Mer’iy b. Yusuf b. Ebi bekir b. Ahmet b. Yusuf el-Makdi’si “Feraidu Fevaidi’l Fikr Fi’l İmam El-Mehdi El-Muntazar”)
“O (Mehdi), orta boylu ve güzel yüzlü bir gençtir. Saçları, omuzlarının üzerine sarkar. Yüzünün nuru, saçının, sakalının ve başının siyahlığı üzerine gün gibi parlar ve ona yücelik verir.” (Ukayli “En-Necmu’s-sakıb fi Beyanı Enne’l Mehdi min Evladı Ali b. Ebi Talib Ale’t-Temam ve’l kamal”)
Onun yüzü, parlak yıldız gibidir. (Mer’iy b. Yusuf b. Ebi bekir b. Ahmet b. Yusuf el-Makdi’si “Feraidu Fevaidi’l Fikr Fi’l İmam El-Mehdi El-Muntazar”)
Dişleri Parlaktır
Dişleri parlaktır… (Ali Bin Hüsamettin El Muttaki)
Uylukları Uzundur
Uylukları uzundur, rengi Arap rengidir. (Kıyamet Alametleri, Berzenci, s. 162-163)
Yanağında Ben Vardır
Mehdi, gür sakallı, ön dişleri parlak, yüzü benli, açık alınlıdır. (Mer’iy b. Yusuf b. Ebi bekir b. Ahmet b. Yusuf el-Makdi’si “Feraidu Fevaidi’l Fikr Fi’l İmam El-Mehdi El-Muntazar”)
Yüzünde bir ben vardır. (Ali Bin Hüsameddin El Muttaki)
Yanağında, inciyi andıran, bir yıldız gibi yüzünü aydınlatan bir işaret vardır.
(Muhammed B. Resul Al-Hüseyni El Berzenci, “Kıyamet Alametleri” Pamuk Yayınları, Trc: Naim Erdoğan)
Omzunda Nübüvvet (Peygamberlik) Mührü Vardır
Mehdi’nin omuzunda Peygamber Efendimiz (sav)’deki nübüvvet mührü bulunacaktır. (El-Kavlu’l Muhtasarr Fi Alamatil Mehdiyy- il Muntazar, s. 41)
Omuzunda Peygamber (sav)’in alameti vardır. (Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 23)
Omuzunda Peygamber (sav)’in nişanı vardır. (Kıyamet Alametleri, Berzenci, s. 163)
Hadislerden anlaşıldığı üzere, Hz. Mehdi’nin iki omuzu arasında Hz. Muhammed (sav)’de olduğu gibi açık bir alamet olan “peygamberlik mührü” olacaktır.
Cabir b. Semüre’den rivayet edilmiştir: “Resululah’ın mührü güvercin yumurtası kadar bir yumru idi.” (Sünen-i Tirmizi, 6/126)
Ebu Saib b. Yezid’den rivayet edilmiştir: “Gözüm Peygamberimiz (sav)’in iki omuzu arasındaki mühüre ilişti. (Sünen-i Tirmizi, 6/126)

Siyah Saçlıdır
Yüzünün nuru başına ve saçlarının siyahına kadar yükselir. (Mehdilik ve İmamiye, s. 153 / İkdüd Dürer’den)
“O genç bir adamdır. Orta boyludur. Güzel yüzlüdür. Saçları, omuzlarının üzerine doğru sarkar. Yüzünün nurları ona azamet verir. Siyah saçlıdır. Siyah sakallıdır.”
(Mer’iy b. Yusuf b. Ebi bekir b. Ahmet b. Yusuf el-Makdi’si “Feraidu Fevaidi’l Fikr Fi’l İmam El-Mehdi El-Muntazar”)
“O (Mehdi), orta boylu ve güzel yüzlü bir gençtir. Saçları, omuzlarının üzerine sarkar. Yüzünün nuru, saçının, sakalının ve başının siyahlığı üzerine gün gibi parlar ve ona yücelik verir.” (Ukayli “En-Necmu’s-sakıb fi Beyanı Enne’l Mehdi min Evladı Ali b. Ebi Talib Ale’t-Temam ve’l kamal”)

Genel Görünümü
Aşağıdaki hadislerden de anlaşılacağı gibi Hz. Mehdi’nin heybetli, geniş yapılı ve dikkat çekici bir görünümü olduğu haber verilmektedir:
Hz. Mehdi’nin boyu, posu sanki Beni İsrail ricalindedir (şahısları gibidir). (El-Kavlu’l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 36-29)
Mehdi sanki Beni İsrail’den bir şahıstır. (Tavrı onlara benzer yani heybetli ve acar.) (Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 23-30)
O açık (geniş) alınlı… heybetli bir şahıstır. (İkdüd dürer)
Hz. Mehdi’nin bedeni İsraili’dir. Hz. Mehdi, sanki Beni İsrail ricalindendir. (Beni İsrail vücut yapısı geniş ve heybetlidir) (İbn Hacer El Mekki)
Cismi, İsrail bünyesi gibidir. (Mer’iy b. Yusuf b. Ebi bekir b. Ahmet b. Yusuf el-Makdi’si “Feraidu Fevaidi’l Fikr Fi’l İmam El-Mehdi El-Muntazar”)
(Dış görünüşü) sanki İsrailoğullarından bir adama benzemektedir.
(Ukayli “En-Necmu’s-sakıb fi Beyanı Enne’l Mehdi min Evladı Ali b. Ebi Talib Ale’t-Temam ve’l kamal”)
Açık alınlıdır. (Mer’iy b. Yusuf b. Ebi bekir b. Ahmet b. Yusuf el-Makdi’si “Feraidu Fevaidi’l Fikr Fi’l İmam El-Mehdi El-Muntazar”)
Karnı büyük… (Mer’iy b. Yusuf b. Ebi bekir b. Ahmet b. Yusuf el-Makdi’si “Feraidu Fevaidi’l Fikr Fi’l İmam El-Mehdi El-Muntazar”)
İki uyluk arası açık… (Mer’iy b. Yusuf b. Ebi bekir b. Ahmet b. Yusuf el-Makdi’si “Feraidu Fevaidi’l Fikr Fi’l İmam El-Mehdi El-Muntazar”)
İri gövdeli… (Ukayli “En-Necmu’s-sakıb fi Beyanı Enne’l Mehdi min Evladı Ali b. Ebi Talib Ale’t-Temam ve’l kamal”)
Kaşı Kavislidir
“Kaşı kavisli…” (Muhammed B. Resul Al-Hüseyni El Berzenci, “Kıyamet Alametleri” Pamuk Yayınları, Trc. Naim Erdoğan, s. 163)

Rengi
Hz. Mehdi’nin rengi Arabi… (İbn Hacer El Mekki; “El-Kavlü’l Muhtasar fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar”, s. 15-75)
NOT: Arap ırkının ten rengi, kırmızıyla karışık beyazdır.
Hz. Peygamber (sav)’in ten rengi de kırmızıya çalan beyaz renkti. Fakat, teninin görünen kısımları güneş, rüzgar gibi etkenlerle esmere çalıyordu. Rivayetlerden Hz. Mehdi’nin ten renginin de Peygamber Efendimiz (sav)’le aynı renkte olacağı anlaşılmaktadır. Bir rivayette Resulullah (sav)’in ten rengi şöyle tarif edilmektedir:
Enes b. Malik, Peygamber’in rengi hakkında şöyle dedi: Beyaz idi. Fakat beyazı esmere çalıyordu. (İbni Kesir, Şemail’ür- Resul, s. 28)
Kırmızı ile karışık nurani beyaz idi. (İbni Kesir, Şemail’ür- Resul, s. 28)
Esmer olacaktır. (Kıyamet Alametleri, s. 163; El Kavlu’l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 43)
Hadislerde Hz. Mehdi’nin geniş ve heybetli yapısının yanısıra, başının büyük olacağı da bildirilmektedir:
Mehdi ben(im neslim)dendir. Alnı geniş ve açıktır. (İmam Şarani “Ölüm – Kıyamet – Ahiret ve Ahir zaman Alametleri”, Bedir Yayınevi, s. 432-448)
Hadisten de anlaşılacağı üzere, Hz. Mehdi’nin alın kısmı büyükçedir ve dolayısıyla büyük bir başa sahiptir.

Yaşı
Hadislerde belirtilen, Hz. Mehdi’nin gönderildiği yaşlardan kasıt, onun görevine başlayacağı, insanların kendisini tanıyacakları ve faaliyetini görüp izleyecekleri yaşlardır.
Yaşı 30 ile 40 arasında olduğu halde gönderilecektir… Mehdi benim evlatlarımdandır. 40 yaşlarındadır.
(El-Kavlu’l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 41)
Mehdi benim neslimdendir. O 40 yaşındadır. Sanki yüzü parlak bir yıldızdır…
(Mer’iy b. Yusuf b. Ebi bekir b. Ahmet b. Yusuf el-Makdisi “Feraidu Fevaidi’l Fikr Fi’l İmam El-Mehdi El-Muntazar”)
“O genç bir adamdır.”
(Mer’iy b. Yusuf b. Ebi bekir b. Ahmet b. Yusuf el-Makdi’si “Feraidu Fevaidi’l Fikr Fi’l İmam El-Mehdi El-Muntazar”)

Burnu
Onun alnı geniş, burnu ise ince olacaktır. (Tırmizi / Büyük Hadis Külliyatı, Rudani 5.Cilt, Sayfa 365)
Alnı geniş burnu parlaktır. (Asrın Beklediği İnsan Mehdi, Adil Gökbayrak, s. 28)
“…küçük burunlu…” (Muhammed B. Resul Al-Hüseyni El Berzenci, “Kıyamet Alametleri” Pamuk Yayınları, Trc. Naim Erdoğan, s. 163)

Sakalı
Sakalı bol ve sık olacaktır. (El-Kavlu’l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 23)
Sakalı sıktır. (Kıyamet Alametleri, Berzenci, s. 163)
O genç bir adamdır. Orta boyludur. Güzel yüzlüdür. Saçları, omuzlarının üzerine doğru sarkar. Yüzünün nurları ona azamet verir. Siyah saçlıdır. Siyah sakallıdır.” (Mer’iy b. Yusuf b. Ebi bekir b. Ahmet b. Yusuf el-Makdi’si “Feraidu Fevaidi’l Fikr Fi’l İmam El-Mehdi El-Muntazar”)
O (Mehdi), orta boylu ve güzel yüzlü bir gençtir. Saçları, omuzlarının üzerine sarkar. Yüzünün nuru, saçının, sakalının ve başının siyahlığı üzerine gün gibi parlar ve ona yücelik verir.”
(Ukayli “En-Necmu’s-sakıb fi Beyanı Enne’l Mehdi min Evladı Ali b. Ebi Talib Ale’t-Temam ve’l kamal”)
“Mehdi, gür sakallı…” (Mer’iy b. Yusuf b. Ebi bekir b. Ahmet b. Yusuf el-Makdi’si “Feraidu Fevaidi’l Fikr Fi’l İmam El-Mehdi El-Muntazar”)

Boyu
Mehdi, orta boylu olacaktır. (El-Kavlu’l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 41)
Peygamber Efendimiz (sav)’in de, hadislerde Hz. Mehdi için bildirildiği gibi orta boylu olduğunu rivayetlerden öğrenmekteyiz:
Enes B. Malik rivayetlerde buyurdu ki: Resulullah (sav) orta boylu idi. Bilindiği gibi hadiste geçen Rab’a kelimesi normal ve orta boylu demektir. Fakat normal boy için uzun olan şahsa göre bir sınır vardır. Çünkü boyun sahibi kendi karışı ile yedi karış kadar olan boya normal boy denilir. (Tirmizi, Şemail-i Şerif, s. 15)

HZ. FATIMA VE ONBİR İMAM, HZ. MEHDİ’Yİ (A.S) HABER VERMİŞLERDİR
Hz. Peygamber’in (s.a.a) Ehl-i Beyt’i Hz. Fatıma ve masum imamların Mehdi hakkındaki inancı konuşsunda şunu söylemek gerekir: Hz. Resul-i Ekrem’in (s.a.a) vefatından sonra da Mehdi’lik mevzusu Müslümanlar ve masum imamların ashabının nezdinde yaygın ve konuşulan bir mevzuydu. Hz. Peygamber’in hadislerine herkesten daha iyi bilen Ehl-i Beyt’i nübüvvet esrarı ve ilimlerinin varisi olup Mehdi’lik hakkında konuşmuş ve insanların bu husustaki sorularına cevab vermiştir. İşte buna birkaç örnek:

HZ. ALİ (A.S), HZ. MEHDİ’NİN GELECEĞİNİ HABER VERMİŞTİR
Hz. Ali b. Ebu Talib (a.s) şöyle buyuruyor: “Vaat edilmiş Mehdi bizden olacaktır ve ahir zamanda zuhur edecektir. Hiç bir millet arasında ondan başka beklenilen bir Mehdi yoktur.” [1]
Bu hususta Hz. Ali’den yaklaşık elli hadis nakledilmiştir.

HZ. FATlMA (A.S) HZ. MEHDİ’NİN GELECEĞİNİ HABER VERMİŞTİR
Hz. Fatıma (a.s) Hz. Hüseyin’e (a.s) şöyle buyurmuştur: “Ben seni doğurunca Resulullah yanıma geldi, seni kucağına aldı. Sonra şöyle buyurdu: Ey Fatıma! Hüseyn’ini al ve bil ki o dokuz imamın babasıdır. Neslinden salih imamlar vücuda gelecektir ki dokuzuncusu Kâim’dir.” [2] (Bu manayı ifade eden üç hadis nakledilmiştir.)

HZ. HASAN B. ALİ (A.S)
Hz. Hasan b. Ali (a.s) şöyle buyuruyor: “Ceddim Resulullah’tan (s.a.a) sonra imamlar oniki kişidir. Dokuzu kardeşim Hüseyin’in soyundandır ve bu ümmet’in Mehdi’si de onun soyundandır.” [3]
Bu konuda dört hadis nakledilmiştir.

HZ. HÜSEYİN B. ALİ (A.S)
Hz. Hüseyin b. Ali (a.s) şöyle buyurur: “Oniki İmam bizdendir. Ali b. Ebi Talib onların birincisidir. En sonları ise benim dokuz (göbekten) evladımdır ve hak üzere kıyam edecektir. Allah Teala onun bereketiyle çorak yerleri bayındır ve hak dini bütün dinlere galib kılacaktır. Müşrikler istemese de (bu böyle olacaktır.) Mehdi bir müddet gözlerden kaybolacaktır; gaybet zamanında bir grup dinden çıkacak ama diğer bir grup azmini koruyacak ve bu yüzden birtakım eziyetlere düçar olacaktır. İnsanlar onları kınayarak şöyle diyeceklerdir: “Eğer inancınız doğru ise vaat edilmiş imamınız ne zaman kıyam edecektir?” Ama bilin ki gaybet zamanında her kim düşmanların eziyet ve yalanlamasına tahammül ederse Allah yolunda Resulullah’ın (s.a.a) yanında kılıcıyla savaşan kimse gibidir”. [4]
Bu konuda bu hadisten başka onüç hadis nakledilmiştir.

HZ. İMAM ZEYNU’EL ABİDİN (A.S)
Hz. Ali b. Hüseyin ZEYNEL ABİDİN (a.s) şöyle buyurur: “Kâim’imizin doğumu insanlara gizli kalacaktır. Öyle ki onun doğmadığını söyleyeceklerdir. O’nun gizli kalmasının sebebi, kıyam edince hiç kimsenin biatının boynunda kalmamasını istemesidir.” [5]
Aynı manayı ifade eden bundan, başka on hadis nakledilmiştir.

HZ. İMAM MUHAMMED BAKIR (A.S)
Hz. Bâkır (a.s), Eban b. Tağlib’e şöyle buyurdu: “İmamlık Resulullah’tan bizlere kalan bir ahittir. Peygamber’den sonra imamlar oniki kişidir ki dokuzu Hüseyin’in soyundandır. Mehdi de bizdendir ve ahir zamanda dini koruyacaktır.” [6]
Bu hususta ayrıca İMAM MUHAMMED BÂKIR’DAN (A.S) altmış iki hadis daha nakledilmiştir.

HZ. İMAM CAFER SADlK (A.S)
Hz. İMAM CA’FER SADIK (a.s) şöyle buyuruyor: “Bütün imamlara inanan ama Mehdi’nin varlığını inkâr eden kimse hakikatte bütün peygamberlere iman eden ama Muhammed (s.a.a)’in nübüvvetini inkâr eden kimse gibidir. Ona “Ey Resulullah’ın evladı, Mehdi kimin soyundandır?” diye sorulunca da şöyle buyurdu: “Yedinci İmam (Musa b. Cafer)’in beş göbekten evladı Mehdi’dir. Ama o gaybete çekilecektir. Adını zikretmek sizler için caiz değildir. [7]
Ayrıca yüz yirmi üç hadis daha nakledilmiştir.

HZ. MUSA B. CAFER (A.S)
Hz. Musa b. Cafer (a.s), Yunus b. Abdurrahman’ın “Sen hak üzere kıyam eden kimse misin?” sorusuna cevaben “Evet” buyurdu, “Ben de hak üzere kıyam eden kimseyim. Ama yeryüzünü düşmanlardan temizleyen ve heryeri adaletle dolduran Kâim benim beş (göbekten) evladımdır. Sakınmak için uzun bir müddet gaybete çekilecektir. Gaybet zamanında bazı kimseler dinden çıkacaktır. Ama bazıları da inancından dönmeyecektir. Mehdi’nin gaybeti zamanında velayetimize sarılan, bizlere dost olan ve düşmanlarımızdan yüz çeviren şiilere ne mutlu! Onlar bizdendir ve biz de onlardanız. Onlar bizim imamlığımıza razı olmuşlardır, biz de onların şii (taraftar) olmalarından hoşnuduz. O halde ne mutlu onlara ! Allah’a andolsun ki cennetteki mevkileri bizimle olacaktır.” [8]
Bu konuda, bundan başka beş hadis rivayet edilmiştir.

HZ. İMAM RlZA (S.A)
Hz. Rıza (a.s) Rayyan b. Salt’ın “Sen Sahib-ul Emr misin?” sorusuna şöyle cevab verdi: “Evet ben de Sahib-ul Emr (emir sahibi)’im Ama yeryüzünü adaletle dolduracak olan Sahib-ul Emr ben değilim. Ben de gördüğün bu güçsüzlük ve zayıflığa rağmen nasıl olur da o Sahib-ul Emr olabilirim? Vaat edilmiş Kâim ileri yaşlarda, ama genç bir surette zuhur edecektir. O kadar güçlüdür ki yeryüzünün en büyük ağacına da el uzatsa onu kökünden söküp atar, dağlar arasında feryad edecek olursa sert kayalar un ufak olur. Musa’nın asâsı ve Süleyman’ın yüzüğü ondadır. O benim dört (göbekten) evladımdır. Allah dilediği zamana kadar onu gözden uzak tutar. Daha sonra zuhur eder ve yeryüzünü zulümle dolduğu gibi adaletle doldurur.” [9]
İmamdan bu hususta bundan başka onsekiz hadis nakledilmiştir.

HZ. İMAM MUHAMMED TAKİ (A.S)
İmam Muhammed Taki (a.s) Abdulazim Haseni’ye şöyle buyurdu: “Kâim, vaat edilmiş Mehdi’dir. Gaybeti zamanında onu beklemek, zuhur edince de ona itaat etmek gerekir. O benim üç göbekten torunumdur. Muhammed’i (s.a.a) Peygamber seçen ve imamlık makamını bizlere özgü kılan Allah’a andolsun ki eğer kıyametin kopmasına bir gün dahi kalsa, Allah (c.c) Mehdi zuhur etsin ve yeryüzünü zulümle dolduğu gibi adaletle doldursun diye o günü uzatır, onun ıktıdarını Musa’nın ıktıdarı gibi bir günde düzeltir. Musa (a.s) eşi için biraz ateş almaya gitti. Ama risalet ve peygamberlik makamıyla geri döndü.” (İmam Muhammed Taki) Daha sonra şöyle buyurdu: “Kurtuluşu bekleyiş şiilerimizin en iyi amelidir.” [10]
İmamdan, ayrıca bu hususta beş hadis nakledilmiştir.
HZ. İMAM ALİ NAKİ (A.S)
Hz. İmam Ali Naki (a.s) şöyle buyurmuştur: “Benden sonra oğlum Hasan imamdır ve Hasan’dan sonra da adaleti tüm dünyayı kaplayacak olan oğlu Mehdi’dir.” [11]
Beş hadis daha nakledilmiştir.

Mücadeleci Olması
Peygamber Efendimiz (sav)’in hadislerinde bildirildiğine göre, Hz. Mehdi de hem üstün ahlakıyla, hem de güçlü, mücadeleci karakteriyle tüm inananlara örnek olacaktır:
Mehdi işi sıkı tutacak. (Kıyamet Alametleri, Berzenci, s. 175)
Mehdi hesabını çok seri bir şekilde görecek ve vaadinden dönmeyecektir. (Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 24)
Mehdi Doğu tarafından çıkacak. Karşısına dağlar bile dikilse onları ezip geçecek, o dağlarda kendisine yol bulacaktır. (El-Kavlu’l Muhtasar Fi Alamet-il Mehdiyy-il Muntazar, s. 39)

Allah’tan Çok Korkması
Bir insan Allah korkusunu ne kadar fazla hissederse, o kadar Allah’a yakınlaşır. Güçlü bir Allah korkusu, beraberinde Yüce Allah’a duyulan bağlılığı ve sevgiyi de getirir. Peygamber Efendimiz (sav)’in hadislerinde belirtildiği gibi, Hz. Mehdi’nin sahip olduğu Allah korkusu son derece güçlüdür:
Mehdi, gerges kuşunun kanadı ile titremesi gibi Allah’tan çok korkan bir kimsedir. (Celaleddin Suyuti’nin Tasnifinden Hadisler, Ahir Zaman Mehdisi’nin Alametleri (Kitabül Burhan fi Alametil Mehdiyyil Muntazar), s. 23, Tercüme: Müşerref Gözcü. Kahraman Neşriyet`Kitabevi-İstanbul
Hamiyeti İslamiyesi (Allah’ın Sınırlarına Olan Titizliği ve Koruyuculuğu)
İslam’ın aleyhine söylenecek bir söz bile, ona ağır gelir.
(İbn Hacer El Mekki; “El-Kavlü’l Muhtasar fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar”, s. 15-75)

Güzel Ahlaklı Olması
Yüce Allah tarih boyunca pek çok elçi göndermiştir. Kuran ayetlerinde, elçilerin güzel ahlaklı oldukları haber verilmiştir. Kuran’ın “Şüphesiz sen üstün ve pek yüce bir ahlak üzerindesin.” (Kalem Suresi, 4) ayetiyle, Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav)’in üstün bir ahlaka sahip olduğu bildirilmiştir. Hadislerde haber verildiği üzere, Allah’ın kutlu bir elçisi olan Hz. Mehdi’de bu özelliğe sahiptir.
Mehdi Allah’a karşı son derece boyun eğicidir. Ahlak bakımından Peygamber’e benzer. (Kıyamet Alametleri, Berzenci, s. 163)
Ahlakı benim ahlakım olan bir evladım çıkacak. (Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 21)

Adaletli Davranır
Ebu Ca’fer Muhammed b. Ali demiştir ki:
“Bizim Ehl-i Beytimizden Mehdi ortaya çıktığı zaman, malları eşit olarak paylaştırır. Halka adaletli davranır. Kim ona itaat ederse, Allah (c.c.)’a itaat etmiş olur. O, Mehdi diye isimlendirilmiştir. Çünkü O, gizli (bilinmeyen) bir işe rehberlik edecektir.” (Mer’iy b. Yusuf b. Ebi bekir b. Ahmet b. Yusuf el-Makdi’si “Feraidu Fevaidi’l Fikr Fi’l İmam El-Mehdi El-Muntazar”)
Yeryüzü daha önce zulüm ve haksızlıkla dolu olduğu gibi Mehdi tarafından adalet ve doğrulukla doldurulacaktır. (Ali Bin Sultan Muhammed el Kari “Risaletül Meşreb el Verdi fi Mezhebi’l Mehdi”)

Herkes Tarafından Çok Sevilmesi
Müminlerin bir kimseyi sevmede gözettikleri ölçü, o kişinin Allah’a olan yakınlığı, sevgisi, korkusu ve bağlılığıdır. Bu nedenle, Rabbimiz’in sıfatları en çok kimde tecelli ediyorsa, müminler tarafından en çok sevilen, saygı duyulan kişi o olur. Nitekim, Allah’ın elçileri, Yüce Allah’ın sıfatlarının en fazla tecelli ettiği, takvaca en üstün ahlakı gösteren kişiler olmuştur. Peygamberimiz (sav), ahir zamanda Hz. Mehdi’nin, dönemin en sevilen şahsı olacağına işaret etmiştir:
Allah (c.c.) bütün insanların kalplerini onun (Mehdi’nin) muhabbetiyle dolduracaktır. (El-Kavlu’l Muhtasar Fi Alamet-il Mehdiyy-il Muntazar, s. 42)
Ümmet-i Muhammed’den memnun olmadık hiçbir fert kalmayacaktır. (Kıyamet Alametleri, Berzenci, s. 163)
Ebu Abdullah Nuaym b. Hammad, Abdullah b. Mes’ud’dan şöyle rivayet etmiştir:
Allah (c.c.) Onun muhabbetini insanların kalplerine yerleştirecektir. Böylece onlar, gündüzleri arslan kesilen ve geceleri de ibadetle geçiren bir toplum olacaklar. (Ukayli “En-Necmu’s-sakıb fi Beyanı Enne’l Mehdi min Evladı Ali b. Ebi Talib Ale’t-Temam ve’l kamal”)
Onun hilafetinden yer ve gök ehli, hatta havadaki kuşlar bile razı olacaktır. (El-Kavlu’l Muhtasar Fi Alamet-il Mehdiyy-il Muntazar, s. 29)

Hz. Zamanın En Hayırlısı Olması
Mehdi ortaya çıktığı dönemde karışıklık içinde olan dünya, onun vesilesiyle aydınlık bir çağ yaşamaya başlayacaktır. Böylelikle onun vesilesiyle birçok hayır gerçekleşecektir. Peygamberimiz (sav)’in hadislerinde Hz. Mehdi için devrinin en hayırlısı olduğu haber verilmektedir:
Muhammed ümmetinin en hayırlısı ve sizin zorlukları gideren veliniz olan kimseye katılın… O Mehdi’dir.” (Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 57)
Devrinde yeryüzünün en hayırlısı kendisi olacaktır.
(El-Kavlu’l Muhtasar Fi Alamet-il Mehdiyy-il Muntazar, s. 27)
Mehdi (zamanındaki) insanların en hayırlısıdır. (Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 58)
“Mehdi insanların en hayırlısıdır.” (Ali b. Sultan Muhammed el-Kari el-Hanefi “Risaletül Meşreb elverdi fi mezhebil Mehdi”)

Tebliğ Gücü (İrşad)
Hz. Mehdi’nin tebliğ gücüyle ilgili aşağıdaki hadisler, görünen manalarının dışında farklı şekillerde yorumlanmaktadır. Bu yorumlardan biri şu şekilde olabilir: Hz. Mehdi “kuru bir ağaç”a benzetilen bir insana yönelmesiyle ve onun hidayetine vesile olmasıyla; önceleri aynı kuru bir ağaç gibi etrafına faydalı olamayan bu insanı, bu kez yeşillenmiş ve meyve vermiş bir ağaç gibi etrafına, yani devletine, milletine, dinine ve bütün insanlığa faydalı hale getirecektir.
Hz. Mehdi, kuru bir ağacı diktiğinde de ağaç hemen yeşillenip yapraklanacaktır. (El-Kavlu’l Muhtasar Fi Alamet-il Mehdiyy-il Muntazar, s. 43)
O (Mehdi) kuru bir kamış ağacını kuru bir yere dikecek, anında yeşillenip yaprak verecek. (Kıyamet Alametleri, Berzenci, s. 165)
Aşağıdaki hadiste de benzer bir şekilde; önceleri cahil, cimri ve korkak olan bir insanın, ahir zamanın büyük mürşidi (doğru yolu gösteren kişisi) Hz. Mehdi’nin tebliği ve eğitimiyle bilgili, cömert ve cesur bir hale geleceği; adeta önceleri kuru ve faydasız olan bir ağacın yeşerip yaprak vermesi gibi şahsiyetini değiştireceği bildirilmektedir:
Asrında cahil, cimri ve korkak olan bir adam hemen alim, cömert ve cesur olacak. (Kıyamet Alametleri, Berzenci, s. 186)
Hikmeti Ve Anlayış Gücü
Hadislerde, Hz. Mehdi’nin Allah tarafından kendisine verilmiş özel bir güce sahip olduğu bildirilmektedir:
O, kimsenin bilemediği gizli bir gücün sahibi olduğu için kendisine Mehdi denilmiştir.
(Ahir zaman Mehdisinin Alametleri, Müellif: Ali Bin Hüsameddin El Muttaki, Kahraman Neşriyat. S. 77)

Büyük İslam alimlerinden Muhyiddin Arabi, eserlerinde Hz. Mehdi’nin dikkat çeken başlıca 9 özelliğini şu şekilde belirtmektedir:
1. Basiret sahibi olması
2. Kutsal kitabı anlaması
3. Ayetlerin manasını bilmesi
4. Tayin edeceği kimselerin hal ve hareketlerini bilmesi
5. Öfkelendiğinde bile merhamet ve adaletten ayrılmaması
6. Varlıkların sınıflarını bilmesi
7. İşlerin girift taraflarını bilmesi
8. İnsanların ihtiyacını iyi anlaması
9. Bilhassa kendi zamanında ihtiyaç hissedilen gaibi ilimlere vukufu bulunması (bilmesi) gaibi (gizli, görünmeyen) ilimlerden haberdar olması.

Zalimlere Karşı Hakkı Müdafa Eder
Hafız Ebu Abdullah Nuaym b. Hammad “Fiten” kitabında, Cafer b. Yesar Es-sami’den şöyle rivayet etmiştir:
Mehdi zalime karşı hakkı müdafa edecektir. Hatta (zalim) bir insanın azı dişinde olan (haksız bir lokmayı) bile ondan çekip alacak ve sahibine iade edecektir.
(En-Necmu’s-sakıb fi Beyanı Enne’l Mehdi min Evladı Ali b. Ebi Talib Ale’t-Temam ve’l kamal)

Hz. Mehdi’nin Gözetlenmesi -Takip Edilmesi-
Deccal çıkınca, ona karşı müminlerden bir şahıs (Mehdi) yönelir. Derken o mümin kimseye birçok silahlılar, Deccal’in merkezlerde gözetleme yapan silahlıları karşı çıkarlar. (Mehdilik ve İmamiye s. 37, Sahih-i Müslim, c. 11/s. 393’den nakil)
Hadisin başlangıcında Hz. Mehdi’nin Deccal’in taraftarları tarafından gözetlendiği ve takip edildiği bildirilmektedir. Önceki devirlerde de, Allah yolunda mücadelede bulunmuş bazı peygamberlerin de benzer şekilde gözetlendiğini, böylece kontrol altında tutulmak istendiğini Kuran’dan öğrenmekteyiz:
“O, kendisinde delilik bulunan bir adamdan başkası değildir, onu belli bir süre gözetleyin.” (Müminun Suresi, 25)

Sıkıntı Ve Zorluklarla Karşılaşması
Din ahlakından uzak yaşayan kavimleri uyarmak ve onları doğru yola davet etmek için gönderilen elçilerin birçoğu, gönderildikleri kavimler tarafından yalanlanmış ve onların çeşitli itham ve iftiralarına maruz kalmışlardır. Ehl-i Beyt’ten (Peygamberimiz (sav)’in soyundan) gelecek olan Hz. Mehdi’nin de bu gibi eziyet ve sıkıntılarla karşılaşacağı hadislerde haber verilmiştir. (En doğrusunu Allah bilir.)
Resulullah (sav) şöyle buyurmuşlardır:
Mehdi, bizden, Ehl-i Beyt’tendir… Biz öyle bir ev halkıyız ki Allah bizim için ahireti dünyaya tercih etmiştir. Benim Ehl-i Beytim muhakkak benden sonra bela, kaçırılma ve sürgüne uğrayacaktır. Benden sonra Ehl-i Beytim bela ve mihnetlerle (eziyet ve sıkıntılarla) karşılaşacaklar ve tarda maruz kalacaklardır. (Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 14)
… Mehdi, Resulullah’ın bayrağı ile, insanların başlarına bela üzerine bela yağdığı ve çıkışından ümit kesildiği bir sırada çıkar. İki rekat namaz kılar. Namazdan dönünce şöyle der: “Ey insanlar! Ümmet-i Muhammed ve bilhassa onun Ehl-i Beyt’i çok belalar gördü…” (Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 55)
Dininde kavi, güçlü olanın başına gelecek belalar büyük olur. (İbni Hibban)

Kutsal Emanetlerle Çıkması
Pek çok hadiste, Hz. Mehdi’nin kutsal emanetlerin bulunduğu yerden çıkacağı ve bunları açan ilk kişi olacağı haber verilmektedir. Bu hadislerden biri şöyledir:
Naim bin Hammad, Ebu Cafer’den şöyle rivayet etmiştir; “Mehdi, Mekke’de Peygamberimiz’in sancağı, gömleği, kılıcı, işaretleri, nuru ve güzel ifadesiyle yatsı vaktinde çıkar. (Ali b. Sultan Muhammed el-Kari el-Hanefi “Risaletül Meşreb elverdi fi mezhebil Mehdi)
Peygamber (sav)’in softan bayrağı ile çıkacaktır. O bayrak dört köşeli olup dikişsizdir ve rengi siyahtır. O’nda bir hicr (hale) bulunur. O Resulullah (sav)’in vefatından beri açılmamış olup Mehdi çıkınca açılacaktır. (Ahir Zaman Mehdisinin Alametleri, Ali Bin Hüsamettin El Muttaki, s. 22)

Kimseye Tenezzül Etmemesi

Kuran’daki peygamber kıssalarını incelediğimizde, peygamberlerin her durumda Allah’a dönüp yöneldiklerini görmekteyiz. Elçilerin Allah’a olan içten bağlılıklarını, O’na duydukları sevgi ve korkuyu da yine Kuran ayetlerinden öğrenmekteyiz. Aşağıdaki hadiste de vurgulandığı üzere, Hz. Mehdi’de de bu özellik görülmektedir:
“Mehdi bizden, Ehl-i Beyt’tendir. O, benim ümmetimden, tenezzül etmeyen (Allah’tan başka hiçbir varlığa minnet duymayan) bir şahıstır.” (Suyuti, el-havi, 2/24)
Hz. Mehdi Hakkında Olumsuz Propaganda Yapılması
İslam düşmanı olan Deccal’in taraftarları, yazılı ve sözlü yayın organlarıyla Hz. Mehdi’yi kötüleyecekler, halkın nazarında onun itibarını sarsmaya çalışacaklardır. Bu konuya bir hadiste şöyle işaret edilmektedir:
Mümin şahıs (Mehdi) Deccal’ı görünce: “Ey insanlar! Resulullah’ın zikrettiği Deccal işte budur” der. Deccal hemen onunla ilgili emrini verir de o zat karnı üzerine uzatılır ve arkasından: “Onu alın da yaralayın!” der. Artık o zatın sırtı ve karnı döve döve genişletilir. Bu sefer onu iki eli ve iki ayağı ile yakalar da fırlatır atar. İnsanlar Deccal’in onu bir ateş içine attığını sanırlar. Halbuki o bir cennet içine atılmıştır. (Mehdilik ve İmamiye, İbrahim Süleymanoğlu, s. 40)
Hadiste Mehdi’nin “sırtı ve karnından dövüle dövüle genişletilmesi” müteşabih olarak (benzetme yapılarak) söylenmiştir. Kitabın yazarı bu bölüm için “Mehdi’nin ünü, durmadan etrafa ilan edilip yayılmaktadır” demektedir. Fakat bunu Deccal taraftarları yapacağı için, bu propagandanın Hz. Mehdi’yi kötüleme şeklinde olacağı söylenebilir. Ancak, ilk bakışta olumsuz gibi görünse de, bunlar Hz. Mehdi’nin tanınmasına ve İslam ahlakının yayılmasına vesile olacaktır.

Gözden Uzak Olması
Naim bin Hammad, Ebu Cafer’den şöyle rivayet etmiştir;
…Geceleri ibadetle meşgul olup, gündüzleri gizli olacak…
(Ukayli “En-Necmu’s-sakıb fi Beyanı Enne’l Mehdi min Evladı Ali b. Ebi Talib Ale’t-Temam ve’l kamal”)

Meleklerin Yardımıyla Desteklenmesi
Peygamber kıssalarının birçoğunda, din ahlakını tebliğ ederlerken veya zor bir durumla karşılaştıklarında elçilerin hep Allah’tan gelen yardımla desteklendikleri görülmektedir. Bu yardım; peygamberlere o an vahiy gelmesi, olağanüstü doğa olaylarının meydana gelmesi gibi çeşitli şekillerde olabildiği gibi, melekler yardımıyla da gerçekleşmiştir. Peygamber Efendimiz (sav)’in bir hadisinde, Allah’ın Hz. Mehdi’ye de melekler aracılığıyla yardım edeceği haber verilmiştir:
“Allah (c.c) ona (Mehdi’ye) üç melekle imdad eyleyecektir. Onlar, (Mehdi’ye) muhalefet edenlerin yüzlerine ve arkalarına vuracaklardır.” (Ikdu’d Dürer, s. 12)

Helalleri ve Haramları Bilmesi
Hz. Mehdi üstün ahlak sahibi olması ve güçlü Allah korkusu nedeniyle Yüce Allah’ın sınırlarını, helal ve haramları çok iyi bilmektedir:
Hz. Hüseyin (r.a.)’ya soruldu: “Mehdi hangi alametlerle bilinir?” Şöyle cevap verdi : “Gönül rahatlığı ve vakar sahibi oluşu ile, helal ve haramı çok iyi bilmesi ile tanınır.”
(Mer’iy b. Yusuf b. Ebi bekir b. Ahmet b. Yusuf el-Makdisi “Feraidu Fevaidi’l Fikr Fi’l İmam El-Mehdi El-Muntazar”)

Yoksullara Karşı Merhametli Olması
Kuran’da yer alan pek çok ayetin sonunda Allah’ın sonsuz merhameti hatırlatılmaktadır. Ayrıca Kuran’da, iman edenlere ‘merhameti birbirlerine tavsiye edenlerden olmaları’ (Beled Suresi, 17) emredilir.
Yüce Rabbimiz’in “Erhamurrahimin” (Merhamet Edenlerin En Merhametlisi) sıfatı, tüm peygamberler ve müminler üzerinde tecelli eder. Bir hadiste Hz. Mehdi’nin de son derece merhametli olduğu haber verilmiştir:
“Çalışanlar üzerine disiplinli olması, malı cömertçe vermesi ve yoksullara karşı çok merhametli olması, Mehdi’nin alametlerindendir.”
(Ebu Nuaym tahric etmiştir.) Meri’y B. Yusuf B. Ebubekir B. Ahmed B. Yusuf El Makdisi “Feraidu Fevaidi’l Fi’l İmam El Mehdi El Muntazır” Beklenen Mehdi Hakkında İslam Alimlerinin Görüşleri, s. 133, 26 nolu dipnot, Köprü Yayınları)
Mehdi’nin alameti, çalışanları üzerine disiplinli olması, mal konusunda cömert olması, mazlumlara karşı da çok merhametli olmasıdır.”
(Ukayli “En-Necmu’s-sakıb fi Beyanı Enne’l Mehdi min Evladı Ali b. Ebi Talib Ale’t-Temam ve’l kamal”)

Her Sorumluluğu Üstüne Alması
Her görevi üzerine alır ve zayıfa, düşküne yardım eder.
(M. Muhyiddin Arabi “Futuhat-El Mekkiye”, 366. bab, c. 3, s. 327- 328)

İki Defa Kaybolması
Peygamberimiz (sav)’in hadislerinde, Hz. Mehdi’nin iki defa kaybolacağı şu şekilde geçmektedir:
“Bu işi yapacak olanın (yani Mehdi’nin) iki gaybeti (kaybolması, gizlenmesi) vardır. Bu iki gaybetin biri o kadar uzayacak ki, bazıları: “O öldü”, bazıları da: “O gitti” diyeceklerdir. Ne onu sevenler, ne de başkaları onun yerini bilemeyecekler, sadece ona çok yakın hizmetçisi onun yerini bilir.” (“El-Saa Fi Eşrat-is Saa” s. 93 (Mısır baskısı.)

İhtiyacını Bildirmemesi
Hz. Mehdi’nin en önemli özelliklerinden biri de ihtiyacını bildirmemesidir:
Hz. Hüseyin (r.a.)’a soruldu:
“ Mehdi hangi alametlerle bilinir?” Şöyle cevap verdi : “… İnsanlar ona muhtaç olurlar. O, ise insanlara ihtiyacını bildirmez.” (Mer’iy b. Yusuf b. Ebi bekir b. Ahmet b. Yusuf el-Makdisi “Feraidu Fevaidi’l Fikr Fi’l İmam El-Mehdi El-Muntazar”)

Örnek Ahlaka Sahip Olması
Yüce Allah her devirde insanlara uyarıcı göndermiş, bu elçiler hak dini insanlara tebliğ vazifesiyle görevlendirilmişlerdir. Ancak tebliğleri din ahlakını yalnızca anlatmakla sınırlı kalmamış, hal ve tavırlarıyla da insanlara örnek olmuşlardır. Bir hadiste, Hz. Mehdi’nin örnek ahlakı şöyle bildirilmiştir:
İlahi feyz (Allah’ın ilham ettiği üstün faziletler) ona ulaşır. Dini ilimleri ve örnek ahlakı telakki eder. (Allah’tan alır.)
(Konavi Risalet-ül Mehdi, s. 161 B)

Cifr (Ebced) İlmini Bilmesi
Bazıları dediler ki, bu kitabı kemal-i vukuf (olgunluğa ulaşmış) ahir zamanda hurucu muntazar Hz. Mehdi’nin (çıkışı beklenen Hz. Mehdi’nin) hurucuna mevkuftur ki, (çıkışına atfedilmiştir ki) onlar cifr ilmine vakıf ve sırlarına arif olurlar (bilirler.) Kitab-ı enbiyayı salifeden dahi bu ilim varid olmuştur. (Bu ilim, geçmiş peygamberlere verilen kitaplardan ulaşmış bir ilimdir.) (Mehdilik ve İmamiye, İbrahim Süleymanoğlu s. 252)
İbni Ebi Şeybe ve Naim b. Hammad Fiten isimli eserde, İbni Mace ve Ebu Naim ise İbni Mes’ud’dan tahric ettiler.
O dedi ki: … O (Mehdi) arza sahib olur ve kendisinden önce baskı ve zulümle dolu olan arzı adaletle doldurur. Sizden O’na kim yetişirse, kar üzerinde sürünerek dahi olsa gelsin, O’na katılsın. Zira O Mehdi’dir. (Ahir zaman Mehdisinin Alametleri, Celalettin Suyuti, sf. 14)

Konuya Bir Cevap Yazın

  • 14 Kayıtlı Üye
  • 66282 Konu
  • 160 Cevap
  • Son Üye: aile