Ahiret Yolcusu
Hz. Amine vefat edince Peygamberimiz kimin yanında kaldı
Henüz doğmadan babasından yetim kalmış olan Hz. Muhammed (s.a.s.) altı yaşında iken annesinden de öksüz kalıyordu. Bu acıyı bütün varlığı ile hisseden anne, oğlunu şefkat dolu gözlerle süzdü. Bağrına basıp uzun uzun öptü. Masûm yüzüne bakarak
"Her yeni eskiyecek, her fâni yok olup gidecek,
Ben de öleceğim, fakat buna gam yemem,
Namımı ebedi kılacak hayırlı bir halef bırakıyorum…"
anlamında bir şiir söyledi. Bu sözlerden sonra vefât etti.
Annesinin ölümünden sonra çocuğu Ümmü Eymen Mekke’ye götürüp dedesi Abdülmuttalib’e teslim etti.
Altı yaşından sekiz yaşına kadar, çocuğa dedesi Abdülmuttalib baktı. Abdülmuttalib seksen yaşını geçmiş bir ihtiyârdı. Peygamber (s.a.s.) Efendimiz sekiz yaşında iken dedesi de öldü. Ölürken, on oğlu içinden Hz. Muhammed (s.a.s.) Efendimizin yetiştirilmesini, öz amcası Ebû Tâlib’e bıraktı. Ebu Talip ve eşi Fatıma onu çok seviyorlardı. Hz. Muhammed de onlara saygıda kusur etmezdi.
Yıllar sonra, Hicret’in 6’ıncı yılı Hudeybiye Barışı dönüşünde Rasûlullah (s.a.s.) Efendimiz, annesinin kabrini ziyâret edip, üzüntüyle gözyaşı döktü. "Annemin bana olan şefkatini hatırlayarak ağladım", buyurdu.
Misafir Üye
evet çok işe yaradı