Asya

zekat ile ilgili güzel sözler

Bu konu Asya tarafından 3 yıl önce açıldı ve Henüz Cevap Yok.
Asya
Asya
ADMINISTRATOR
Üyelik Zamanı: 3 yıl önce
Konu Sayısı: 5005
Yanıt Sayısı: 0
20 Mayıs 2021, 10:22

zekat ile ilgili güzel sözler

Ahiret Yolcusu
zekatla güzel sözler,zekat hakkında sözler,zekat ile ilgili güzel sözler,zekat ile ilgili güzel hadisi şerifler

Şöyle dediği rivâyet edilmiştir: Resûlullâh salla`llâhu aleyhi ve sellem zekât ile emr ettiğinde İbn-i Cemîl`in, Hâlid İbn-i Velîd`in, Abbâs İbn-i Abdi`l-Muttalib`in zekât vermedikleri (Hazret-i Ömer tarafından) Resûl-i Ekrem`e haber verilmişti. Bunun üzerine Resûlullâh salla`llâhu aleyhi ve sellem buyurdu ki: – İbn-i Cemîl zekâttan nasıl imtinâ edebilir ki, o fakîr iken Allah ile Peygamber`i onu iğnâ etmiştir. Hâlid`e gelince, siz Hâlid`den (zekât istemekle) ona zulm ediyorsunuz. Hâlid zırhlarını vakfetmiştir. Ve bu harb levâzımını Allah yolunda (cihad için) hazırlanmıştır. Abbâs İbn-i Abdi`l-Muttalib ise Resûlullâh salla`llâhu aleyhi ve sellem`in amucasıdır, (babasının soyundandır). Zekât, ona vâcibtir. Abbâs`ın zekâtı (mîâdından evvel keremen) bir misli ile berâber (verilmiş) tir. Ebu hureyre – Sahihi buhari hadis no: 729

Resûlullâh salla`llâhu aleyhi ve sellem`in şöyle buyurdu, dediği rivâyet edilmiştir: Beş okıyye (yâni iki yüz dirhem) den az miktar (daki gümüş) de zekât yoktur. En aşağı üçer yaşında beş deveden aşağısında da zekât yoktur. Beş vesak miktârının mâdûnunda (ki hurma, üzüm ve hubûbatta) dahi zekât vâcib değildir. Ebû Saîd-i Hudrî – Sahihi buhari hadis no : 692

Şöyle rivâyet edilmiştir: Ebû Bekr radiya`llâhu anh Resûlullâh salla`llâhu aleyhi ve sellem`in takdir buyurduğu zekât mikdârına dâir Enes İbn-i Mâlik`e yazdığı bir mektûbunda: zekât (artar veya eksilir) korkusiyle müteferrik (zekât malı) bir araya toplanmaz, müctemi` bulunanların arası da tefrik edilmez. Enes bin Malik- Sahihi buhari hadis no: 716

Hz. Peygamber (sav) buyurdular ki: "Sizi (ticari olmayan) atın ve kölenin zekatından affettim, öyle ise gümüş paralannızın zekatını verin. Bunun her kırk dirhemine bir dirhem vereceksiniz. Ancak yüz doksan dirheme zekat düşmez, ikiyüz dirheme ulaştı mı beş dirhem verilecektir." Hz.Ali- Kütübi sitte hadis no: 2019

Resulullah (sav) buyurdular ki: "Müslüman üzerine, atı ve kölesi için zekat mükellefiyeti yoktur." Ebu hureyre – Kütübi sitte hadis no: 2034

Resulullah (sav) buyurdular ki: "İslam`da ne (zekatı) ayağa getirme, ne (zekat için) uzağa gitme, ne de şiğar (mehre bedel nikahlama) vardır." İmran İbnu Husayn – Kütübi sitte hadis no: 2021

Resulullah (sav), zekat emri gelmezden önce, bize sadaka-i fıtr`ı emretmişti. zekat farz kılınınca, fıtr sadakasını ne emretti ne de nehyetti. Biz onu yerine getirmeye devam ettik… Kays İbnu Sa`d İbnu Ubade – Kütübi sitte hadis no: 2049

Resûlullâh salla`llâhu aleyhi ve sellem`in şöyle buyurdu, dediği rivâyet edilmiştir: Beş okıyye (yâni iki yüz dirhem) den az miktar (daki gümüş) de zekât yoktur. En aşağı üçer yaşında beş deveden aşağısında da zekât yoktur. Beş vesak miktârının mâdûnunda (ki hurma, üzüm ve hubûbatta) dahi zekât vâcib değildir. Ebû Saîd-i Hudrî – Kütübi sitte hadis no: 692

Şöyle rivâyet edilmiştir: Ebû Bekr radiya`llâhu anh Resûlullâh salla`llâhu aleyhi ve sellem`in takdir buyurduğu zekât mikdârına dâir Enes İbn-i Mâlik`e yazdığı bir mektûbunda: zekât (artar veya eksilir) korkusiyle müteferrik (zekât malı) bir araya toplanmaz, müctemi` bulunanların arası da tefrik edilmez. Enes bin Malik- Kütübi sitte hadis no: 716

İbnu Mes’üd (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Resülullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Her otuz sığır için erkek veya dişi bir tebî’ zekât verilir. Her kırk sığır için de bir müsinne zekât verilir. Tirmizi Zekat 5, (622).

Hz. Ali (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Hz. Peygamber (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Sizi (ticari olmayan) atın ve kölenin zekâtından affettim. Öyle ise gümüş paralarınızın zekâtını verin. Bunun her kırk dirhemine bir dirhem vereceksiniz. Ancak yüz doksan dirheme zekât düşmez. İkiyüz dirheme ulaştı mı beş dirhem verilecektir. Tirmizi, Zekât 3, (620); Ebü Dâvud, Zekât 4, (1574); Nesâi, Zekât 18, (5, 37).

Hz. Muâz (radıyallâhu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Kim malının zekâtını sevab umarak verirse, ona sevap verilir. Kim de zekâtını vermezse biz zekâtı ve malın yarısını (cezâlı olarak, zorla) alırız. Bu, Rabbimizin kesin kararlarından biridir. Al-i Muhammed’e ondan bir hak yoktur. Rezin tahric etmiştir. Ebü Dâvud, Zekât 4, (1575); Nesâi, Zekât 4, (5,15,16).

İbnu Abbâs (radıyallâhu anhümâ) anlatıyor: "Resülullah (aleyhissalâtu vesselâm) Hz. Muâz (radıyallâhu anh)’ı Yemen’e gönderdi. (Giderken) ona dedi ki: "Sen EhI-i Kitap bir kavme gidiyorsun. Onları davet edeceğin iIk şey AIIah’a ibâdet olsun. AIIah’ı tanıdılar mı, kendilerine AIIah’ın zekâtı farz kılmış olduğunu, zenginlerinden alınıp fakirlerine dağıtılacağını onlara haber ver. Onlar buna da ittaat ederlerse kendilerinden zekatı aI. Zekat alırken halkın (nazarlarında) kıymetli olan mallarından sakın. Mazlumun bedduasını almaktan kork. Zira AIIah’la bu beddua arasında perde mevcut değildir. Buhâri, Zekât 1, 41, Sadaka 1, 63, Mezâlim 9, Megazi 60, Tevhid 1; Müslim, İmân 31, (19); Tirmizi, Zekât 6, (625); Ebü Dâvud, Zekât 4, 1584

Konuya Bir Cevap Yazın

  • 14 Kayıtlı Üye
  • 66282 Konu
  • 160 Cevap
  • Son Üye: aile