Gece Perisi
Antakya (Hatay) gezisinde nereleri mutlaka görmelisiniz?
En eski yerlilerinin Prototigrisler olduğu sanılan Antakya, M.Ö. 300’lerde Selevkos İmparatorluğu’nun başkenti idi.
Bu dönemde dünyanın üçüncü en büyük kenti olan Antakya M.Ö. 148 yılında yaşanan depremle yıkıldı.
Yavuz Sultan Selim’in 1516’daki seferiyle Osmanlı yönetimine giren Hatay, Kurtuluş Savaşı’ndan sonra bir süre bağımsız kaldı ve 1939’da Türkiye sınırlarına dahil oldu. Hititlilerce Hattena, İskender döneminde Antiochus, Türklerden sonra Hatay olarak anılan bu coğrafya uzun tarihi ve pek çok medeniyeti barındırmasıyla kesinlikle görülmeye değer.
Saint Pierre Kilisesi: Hatay’ın 1 kilometre uzağındaki yapı, dünyanın ilk kilisesi ve "Hıristiyan" kelimesinin ilk kez kullanıldığı yer olarak bilinir. 1963’te Papa 4. Paul burayı hac merkezi ilan etmiştir. Kiliseye 200 metre mesafedeki Heronion adlı kaya kabartması da gitmişken görülmeli.
Habib-i Neccar Camii: Şehrin en göz alıcı camisidir. Roma tapınağının alanına kurulu yapı
önce kilise iken camiye dönüştürülmüştür.
Türbesinde İsa’ya ilk inananlardan Habib-i Neccar’ın mezarı bulunur. Caminin şaheser niteliğindeki şadırvanı mutlaka incelenmeli.
Antakya Kalesi ve surlar: Antakya Kalesi İstanbul’dan sonra en uzun surlara sahip kale olarak bilinir. Surlar Roma ve Bizans döneminde selleri engellemek için inşa edilmiştir. Ayrıca 2. yüzyılda Roma imparatorunun yaptırdığı 9 kilometrelik su kemerleri gezilebilir.
Titus Tüneli: İskender’in komutanlarından Seleucia’nın eseridir. Dağlardan gelen suyun yönünü değiştirmek amacıyla kayalar oyularak yapılmış olan tünel 1300 metre uzunluğundadır. Çevresindeki 12 kaya mezarı da şehrin görülmeye değer yapılarındandır.
Sokullu Mehmet Paşa Külliyesi: İskenderun ile Adana arasındaki Payas mevkiinde yer alan bu kervansaray, Mimar Sinan’ın 1574 tarihli eseri. Payas Kalesi’nin doğusunda yer alan külliye istirahat odası, mutfağı, aşçıbaşı odası ve bahçesiyle uzun süre Hindistan ve Çin’den gelen tüccarların konaklama noktaları olmuş.
Kaleler: Tarihi yapılara ilgi duyanlar için kale zengini Hatay doğru bir mekan. İskenderun-Antakya yolu üzerinde Bakras Kalesi, İskenderun-Adana yolundaki tepeye kurulu Sarıseki Kalesi, Kırıkhan ile İskenderun arasındaki Amanos Dağları’nda bulunan Şalen Kalesi önemli uğrak noktaları.
Hatay’a gidenler ayrıca Amik Ovası’ndan çıkarılmış mozaiklerin gezilebileceği Arkeoloji Müzesi’ne uğramalı, eski Antakya evlerini gezmeli. Denizi sevenlere İskenderun’un güneyindeki Arsuz sahil şeridine uğramadan dönmemeleri önerilir.